MAKÜ’DE MYO’LARIN GELECEĞİ YENİDEN TASARLANIYOR

“MYO’larda Geleceğin Yön Haritası - Eğitim, Teknoloji ve Sektör Buluşmaları” başlığıyla Lavanta Tepesi Otel’de gerçekleştirilen etkinlikte, akademi ve sektör temsilcileri aynı masada buluştu.

Çalıştayın açılış oturumunda konuşan Meslek Yüksekokulları Koordinatörü Doç. Dr. Ragıp Yıldırım, etkinliğin yalnızca bir buluşma değil, aynı zamanda geleceğe dair ortak akıl üretme süreci olduğunu vurguladı. Yıldırım, MAKÜ bünyesinde 13 tematik meslek yüksekokulunun yaklaşık 80 ön lisans programıyla eğitim verdiğini belirtti. Son yıllarda bu yapılar içinde ciddi bir dönüşüm yaşandığını kaydeden Yıldırım, dijitalleşme, yapay zekâ, yeşil dönüşüm gibi alanlara odaklanan yeni programlarla geleceğin mesleklerine hazırlık yapıldığını ifade etti.

Akreditasyon süreçleri, sektörle iş birliği modelleri ve uygulamalı eğitimi merkeze alan yenilikçi eğitim anlayışının önemine değinen Yıldırım, “Bu çalıştay, yükseköğretimde kaliteyi artırmak ve öğrencilerimizi daha güçlü bir geleceğe hazırlamak adına çok kıymetli bir adım,” dedi.

Sektörle daha yakın temas, daha güçlü eğitim

Çalıştayda konuşan MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar ise Meslek Yüksekokullarının üniversite sistemi içerisindeki yerini ve potansiyelini yeniden değerlendirmek gerektiğini belirtti.

“Bugün artık bilgiye erişim kolaylaştı. Öğrencilerimiz sınıfta yalnızca bilgi değil, ilham ve vizyon arıyor. Bu yüzden sadece anlatan değil, yön veren bir eğitim modeli benimsemek zorundayız.” diyen Dalgar, uygulamalı eğitimin önemine vurgu yaptı.

MAKÜ, Türkiye’de mezun öğrenci istihdamında 22. sırada

MAKÜ’nün Türkiye’de 7+1 eğitim modelini ilk uygulayan üniversitelerden biri olduğunu hatırlatan Rektör Dalgar, bu sistemle mezuniyet öncesi öğrencilere sektörde bir yıl boyunca aktif deneyim kazandırıldığını ve bu modelle istihdam edilen öğrenci sayısının % 65’e ulaştığını belirtti. Rektör Dalgar, “Türkiye’de MYO’dan mezun olup istihdam edilen öğrenci sayısına bakıldığında da 22. sırada yer alıyoruz. Köklü üniversitelerin bile üst sırasında yer alan bir üniversiteyiz. Burada da mesleki eğitim modelinin niteliğinin önemi ortaya çıkıyor.” dedi.

Dalgar ayrıca, Eylül ayı itibarıyla her bölümde en az 3-5 mikro yeterlilik modülü uygulanacağını açıkladı. Bu modüllerin dijital dönüşüm, sürdürülebilirlik, veri okuryazarlığı gibi çağın ihtiyaç duyduğu becerileri kazandırmayı hedeflediğini söyledi.

YÖK ve MYK’dan stratejik sunumlar

Çalıştayda, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkan Danışmanı Doç. Dr. İlyas Kara da ‘Meslek Yüksekokulları Mevcut Durum Analizi ve Mesleki Eğitim Yol Haritası’ başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Türkiye genelinde 1010 Meslek Yüksekokulu olduğunu belirten Kara, MYO’ların toplam öğrenci sayısının 1 milyon 100 bini aştığını ve doluluk oranının %100’e ulaştığını söyledi.

Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) – Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi (TYÇ) Daire Başkanı Özgen Uludağ da mikro yeterlilikler, dijital dönüşüm ve yapay zekâ ekseninde yürütülen çalışmalar hakkında bilgi verdi. MAKÜ’de şu anda TYÇ’ye yerleşmiş 18 program olduğunu söyleyen Uludağ, yakın gelecekte bu sayının çok daha fazla artacağını ifade etti ve Mikro Yeterliliklere İlişkin Usul ve Esasların yürürlüğe girdiğini de sözlerine ekledi.

Ortak akıl ve gelecek vizyonu

Gün boyu süren oturumlarda; müfredatların sektörel ihtiyaçlara uyumu, staj ve istihdam iş birlikleri, eğitimde teknolojik dönüşüm ve mezun izleme sistemleri gibi başlıklar tartışıldı. Katılımcılar arasında üniversite yönetimi, YÖK ve MYK temsilcileri, sektör liderleri, akademisyenler, mezunlar ve öğrenciler yer aldı.

Etkinliğin sonunda konuşmacılara Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar tarafından tıpkı basım Safahat Kitabı hediye edildi.

Burdur’dan Türkiye’ye yayılan güçlü bir eğitim vizyonunun yansımalarını taşıyan çalıştay, meslek yüksekokullarının dönüşüm sürecini masaya yatırdı.