03 Mayıs 2025 Cumartesi

KAZIM ÜSTÜNER SERT UYARILAR YAPTI

KAZIM ÜSTÜNER SERT UYARILAR YAPTI

GÜBRE VURGUNU GÜNDEMİNDEYDİ

09 Eylül 2024 Pazartesi 11:52 GÜNCEL

Geçmiş dönem Milletvekili Burdur Veteriner Hekimler Odası Başkanı Kazım Üstüner ‘in yaptığı basın açıklaması gündem oldu.


İthalattan, ıslah çalışmalarına   Pankobirlikde gübre yolsuzluğuna açıklamaları dikkat çekti.


İşte o açıklama ;


ÜRETİCİ PARA KAZANAMIYOR


Bugün Burdur Veteriner Hekimler odası olarak yeni mezun meslektaşlarımız için açmış olduğumuz Suni Tohumlama kursunun 2.sinin açılışında beraberiz.
Kıymetli meslektaşlarım Değerli basın mensupları;
Meslek hayatıma serbest çalışarak başladığım 1983 yılında günde 20 litre süt veren inek sayısı elle gösterilir oranda azaldı ve nazar değmesin diye sahipleri tarafından özel önlem alınırdı.


Bugün ise 22-20 litre süt veren inek para kazandırmıyor, günde 60-70 litre süt veren damızlık hayvanlara sahip isek;
Islah çalışmalarında Veteriner Hekim ve teknikerlerin suni tohumlama çalışmaları sayesinde olduğunu vurgulamak isterim.


Tabii ithal edilen damızlık düvelerinde rolünü yadsımamak gerekirse de taşıma suyla değirmeni döndüremiyoruz.
Türkiye’miz dünyada suni tohumlama uygulamalarını Rusya’dan sonra ikinci sırada 1926 yılında başlatmıştır. O günler için kısraklar üzerinde uygulanmıştır.


İTHALAT YAPAR HALE GETİRİLDİK


Büyük önder Gazi M. Kemal Atatürk’ün sağlığında Türkiye “Önümüzdeki 20 yıl içerisinde Türkiye komşu ülkelere damızlık hayvan satacak duruma gelecektir.” Hedefi konulmasına rağmen; bugün ülkemiz hala damızlık düve, besilik hayvan ve et ithal ediyor olması düşündürücüdür.
Türkiye hayvancılıkta da her yönüyle dışa bağımlı hala getirilmiştir. Yem hammaddesinin %60-70’i ithalatla karşılanıyor. Çoban ve hayvan bakıcıları önemli oranda yabancı uyruklu. Yerli veteriner ilaç firmaları bir birçok uluslu şirketler tarafından satın alınıyor.


Bir zamanlar Ortadoğu’nun kırmız et ve canlı hayvan tedarikçisi olan Türkiye, dünyanın pek çok ülkesinden hayvan ve hayvansal ürün ithal eder durumdadır. Borçla bulduğu dövizin bir kısmı tarım hayvancılık ürünlerine harcanıyor. Kendi çiftçimiz yerine yabancı ülkelerin çiftçileri desteklenmiş oluyor.


Alım gücü düşen halkımızın süt ve süt mamulleri tüketiminin azalmasından dolayı süt fazlalığı yaşanırken hala niçin damızlık düve ithalata yapılır bunu anlamak mümkün değil.
Bugün köyler boşalıyor. Toprağını tarlasını satan satana.  Kim 5 lira fazla verirse tarla toprak onun oluyor. Toprağının kıymetini bilmeyen vatanının kıymetini de bilemez.

TARIMSAL ÜRETİM SERMAYENİN ELİNE GEÇİYOR 


Bugün ülkemizde tarımsal üretim hızla el değiştiriyor,

sermayenin eline geçiyor. Köylülerle birlikte aslında veteriner hekimlikte tasviye oluyor. Bugün ülkeler topla tüfekle işgal ediliyor. Çok uluslu şirketler aracılığıyla yapılıyor.
Bakanandan bakana değişen uygulamalarla bir yere varılamadığı apaçık ortadadır. Daha1974 yılında Erzurum Et Balık Kurumundan 25 bin ton koyun eti Rusya’ya ihraç edilirken şimdi muhtelif ülkelerden et tedariki için para ve emek sarf ediyoruz.

KABAYEM AÇIĞI
784 bin kilometre kare gibi büyük bir coğrafyayı işgal eden ülkemizde kaba yem açığını henüz yeterince çözememiş olmamız da ayrı bir handikaptır.


GÜBRE VURGUNU KLASİK BASİT CEZALARLA GEÇİŞTİRİLMEMELİ!


Mevsim değişikliği küresel ısınmadan kaynaklanan kuraklık sorununu en üst düzeyde yaşayan ilimiz Burdur’da Pancar Kooperatifi aracılığıyla pancar üreticilerine dağıtılan gübrelerde; %30 azot bulunması gerekirken %5-7 oranında çıkması çok büyük bir skandal ve yolsuzluktur. Pancar üretiminde yaşanacak verim kayıpları hayvancılıkta kullanılan pancar posası(küspe) üretimini de olumsuz yönde etkileyecektir. Bu yolsuzluğun sembolik cezalarla geçiştirilmesini doğru bulmuyoruz.


1992 yılında Isparta’daki meslektaşlarımızın da katılımıyla 50 veteriner hekim ile kurulan Burdur-Isparta Veteriner Hekimler Odası(Isparta 2000yılında kendi odasını kurdu) bugün Burdur Veteriner Hekimler Odası olarak 340 üyeye ulaştı.
Burdur gibi mütevazi ilin meslek odası olarak kuruluşundan bugüne kadar sorunlara ürettiğimiz çözüm önerileri ile özgül ağırlığı yüksek bir oda olmaya gayret ettik.
Her şeyden önce koruyucu hekimliği esas almayı, üretici haklarını savunmadan mesleğimizi ve mesleki haklarımızı savunulamayacağını her fırsatta dile getirdik.
Ulusal bir tarım hayvancılık politikasıyla uzun vadeli tutarlı ancak sorunların çözülebileceğini hep vurguladık.  İlimize gelen tarım bakanlarına çözüm önerilerini sunduk.
Bunlardan sadece ikisi; buzağılar ölmesin kampanyası, cinsiyeti belirlenmiş sperma projemizdi.
1992 yılında Burdur-Isparta Veteriner Hekimler Odası Kurucularından biri olarak ve 1995yılı genel seçimlerinde milletvekili olmadan önce oda başkanı olarak yaptığım Burdur Veteriner Hekimler Odasında son 5 dönemdir yani 10 yıl başkanlık görevini yaptım.


Öncelikle bana bu imkânı sağlayan meslektaşlarıma, görev yaptığım süre içerisinde uyum içerisinde çalıştığım yönetim kurulu üyesi arkadaşlarıma ve gene uyum içinde çalıştığım üretici örgüt yöneticilerine ve kamu kurum yöneticilerine bu vesileyle teşekkür etmek isterim.  21-22 Eylül’de yapılacak 17. Olağan Genel Kurulumuzda görev alacak meslektaşlarımıza başarılar dilerim. 

 

 

YORUM EKLE

Güvenlik Kodu

DİĞER HABERLER

ÇOK OKUNANLAR

SONRAKİ HABER

HASTANE YIKIMINDA KANSER TEHDİTİ

HASTANE YIKIMINDA KANSER TEHDİTİ